091 - ŞEMS الشمس

Hafiz Efendi

 سورة الشمس (91) ص 595

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ

وَالشَّمْسِ وَضُحَاهَا {1} وَالْقَمَرِ إِذَا تَلَاهَا {2} وَالنَّهَارِ إِذَا جَلَّاهَا {3}

وَاللَّيْلِ إِذَا يَغْشَاهَا {4} وَالسَّمَاء وَمَا بَنَاهَا {5} وَالْأَرْضِ وَمَا طَحَاهَا

{6} وَنَفْسٍ وَمَا سَوَّاهَا {7} فَأَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوَاهَا {8} قَدْ

أَفْلَحَ مَن زَكَّاهَا {9} وَقَدْ خَابَ مَن دَسَّاهَا {10} كَذَّبَتْ ثَمُودُ

بِطَغْوَاهَا {11} إِذِ انبَعَثَ أَشْقَاهَا {12} فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللَّهِ

نَاقَةَ اللَّهِ وَسُقْيَاهَا {13} فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَا فَدَمْدَمَ

عَلَيْهِمْ رَبُّهُم بِذَنبِهِمْ فَسَوَّاهَا {14} وَلَا يَخَافُ عُقْبَاهَا {15}

 

 

Bismillahirrahmanirrahim

     1. Veşşemsi ve duhaha. 
 
     2. Velkameri iza telaha. 
 
     3. Vennehari iza cellaha.
 
     4. Velleyli iza yağşaha. 
 
     5. Vessmai ve ma benaha. 
 
     6. Vel'ardı ve ma tahaha.
 
     7. Ve nefsin ve ma sevvaha.
 
     8. Feelhemeha fücureha ve takvaha. 
 
     9. Kad efleha men zekkaha. 
 
     10. Ve kad habe men dessaha. 
 
     11. Kezzebet semudü bitağvaha. 
 
     12. İzinbe'ase eşkaha. 
 
     13. Fekale lehüm resulullahi nakatallahi ve sukyaha. 
 
     14. Fekezzebuhü fe'akaruha fedemdeme 'aleyhim rabbühüm bizenbihim fesevvaha. 
 
     15. Ve la yehafi 'ukbaha.

 

91 - ŞEMS SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. 15 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “eş-Şems” kelimesinden almıştır. Şems, güneş demektir


Bismillahirrahmânirrahîm


1. Güneşe ve onun aydınlığına andolsun,

2. Onu izlediğinde Ay’a andolsun,

3. Onu ortaya çıkardığında gündüze andolsun,

4. Onu bürüdüğünde geceye andolsun,

5. Göğe ve onu bina edene andolsun,

6. Yere ve onu yayıp döşeyene andolsun,

7,8,9. Nefse ve onu düzgün bir biçimde şekillendirip ona kötülük duygusunu ve takvasını (kötülükten sakınma yeteneğini) ilham edene andolsun ki, nefsini arındıran kurtuluşa ermiştir.

10. Onu kötülüklere gömüp kirleten kimse de ziyana uğramıştır.

11. Semûd kavmi, azgınlığı sebebiyle yalanladı.

12. Hani onların en bedbaht olanı (fesat çıkarmak için) ileri atılmıştı.

13. Allah’ın Resülü de onlara şöyle demişti: “Allah’ın devesini ve onun su içme hakkını koruyun.”3

14. Fakat onlar, onu yalanladılar ve deveyi boğazladılar. Bunun üzerine Rableri, suçlarından dolayı onları helak etti ve kendilerini yerle bir etti.

15. Allah, bunun sonucundan çekinmez de!