15) Sūrat Al-Ĥijr

Printed format

15) سُورَة الحِجر

'Alif-Lām-Rā Tilka 'Āyātu Al-Kitābi Wa Qur'ānin Mubīnin

015001.Elif Lâm Râ.Bunlar, kitabın ve apaçık olan Kur’an’ın âyetleridir.

أَلِف-لَام-رَا تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ وَقُرْآن ٍ مُبِين ٍ
Rubamā Yawaddu Al-Ladhīna Kafarū Law Kānū Muslimīna

015002.İnkar edenler, “Keşke müslüman olsaydık” diye çok arzu edeceklerdir.

رُبَمَا يَوَدُّ الَّذِينَ كَفَرُوا لَوْ كَانُوا مُسْلِمِينَ
Dharhum Ya'kulū Wa Yatamatta`ū Wa Yulhihimu Al-'Amalu Fasawfa Ya`lamūna

015003.Bırak onları yesinler (içsinler), yararlansınlar; emelleri onlarıoyalayadursun. İleride (gerçeği) bilecekler.

ذَرْهُمْ يَأْكُلُوا وَيَتَمَتَّعُوا وَيُلْهِهِمُ الأَمَلُ فَسَوْفَ يَعْلَمُونَ
Wa Mā 'Ahlaknā Min Qaryatin 'Illā Wa Lahā Kitābun Ma`lūmun

015004.Helâk ettiğimiz her memleketin mutlaka bilinen bir yazısı (belli vakti)vardır.

وَمَا أَهْلَكْنَا مِنْ قَرْيَة ٍ إِلاَّ وَلَهَا كِتَاب ٌ مَعْلُوم ٌ
Mā Tasbiqu Min 'Ummatin 'Ajalahā Wa Mā Yasta'khirūna

015005.Hiçbir toplum ecelini geçemez ve ondan geri de kalamaz.

مَا تَسْبِقُ مِنْ أُمَّةٍ أَجَلَهَا وَمَا يَسْتَأْخِرُونَ
Wa Qālū Yā 'Ayyuhā Al-Ladhī Nuzzila `Alayhi Adh-Dhikru 'Innaka Lamajnūnun

015006.Dediler ki: “Ey kendisine Zikir (Kur’an) indirilen kimse! Sen mutlakadelisin!”

وَقَالُوا يَا أَيُّهَا الَّذِي نُزِّلَ عَلَيْهِ الذِّكْرُ إِنَّكَ لَمَجْنُون ٌ
Law Mā Ta'tīnā Bil-Malā'ikati 'In Kunta Mina Aş-Şādiqīna

015007.“Eğer doğru söyleyenlerden isen bize melekleri getirsene!”

لَوْ مَا تَأْتِينَا بِالْمَلاَئِكَةِ إِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِقِينَ
Mā Nunazzilu Al-Malā'ikata 'Illā Bil-Ĥaqqi Wa Mā Kānū 'Idhāan Munžarīna

015008.Biz melekleri ancak hak ve hikmete uygun olarak indiririz. O zaman daonlara mühlet verilmez.

مَا نُنَزِّلُ الْمَلاَئِكَةَ إِلاَّ بِالْحَقِّ وَمَا كَانُوا إِذا ً مُنْظَرِينَ
'Innā Naĥnu Nazzalnā Adh-Dhikra Wa 'Innā Lahu Laĥāfižūna

015009.Şüphesiz o zikri (Kur’an’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbettebiziz.

إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَإِنَّا لَه ُُ لَحَافِظُونَ
Wa Laqad 'Arsalnā Min Qablika Fī Shiya`i Al-'Awwalīna

015010.Ey Muhammed! Andolsun, senden önceki topluluklara da peygambergönderdik.

وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ فِي شِيَعِ الأَوَّلِينَ
Wa Mā Ya'tīhim Min Rasūlin 'Illā Kānū Bihi Yastahzi'ūna

015011.Onlar kendilerine gelen her peygamberle alay ediyorlardı.

وَمَا يَأْتِيهِمْ مِنْ رَسُول ٍ إِلاَّ كَانُوا بِه ِِ يَسْتَهْزِئُونَ
Kadhālika Naslukuhu Fī Qulūbi Al-Mujrimīna

015012.Aynı şekilde (onların tutumlarına uygun olarak) biz onu suçlularınkalbine sokarız.2

كَذَلِكَ نَسْلُكُه ُُ فِي قُلُوبِ الْمُجْرِمِينَ
Lā Yu'uminūna Bihi Wa Qad Khalat Sunnatu Al-'Awwalīna

015013.Önceki milletlerin (helakine dair Allah’ın) kanunu geçmiş iken onlarbuna (Kur’an’a) inanmazlar.

لاَ يُؤْمِنُونَ بِه ِِ وَقَدْ خَلَتْ سُنَّةُ الأَوَّلِينَ
Wa Law Fataĥnā `Alayhim Bābāan Mina As-Samā'i Fažallū Fīhi Ya`rujūna

015014,15.Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıkmaya koyulsalaryine “Gözlerimiz döndürüldü, biz herhâlde büyülenmiş bir toplumuz”derlerdi.

وَلَوْ فَتَحْنَا عَلَيْهِمْ بَابا ً مِنَ السَّمَاءِ فَظَلُّوا فِيه ِِ يَعْرُجُونَ
Laqālū 'Innamā Sukkirat 'Abşārunā Bal Naĥnu Qawmun Masĥūrūna

015015.

لَقَالُوا إِنَّمَا سُكِّرَتْ أَبْصَارُنَا بَلْ نَحْنُ قَوْم ٌ مَسْحُورُونَ
Wa Laqad Ja`alnā Fī As-Samā'i Burūjāan Wa Zayyannāhā Lilnnāžirīna

015016.Andolsun, biz gökte burçlar yaptık ve onu, bakanlar için süsledik.

وَلَقَدْ جَعَلْنَا فِي السَّمَاءِ بُرُوجا ً وَزَيَّنَّاهَا لِلنَّاظِرِينَ
Wa Ĥafižnāhā Min Kulli Shayţānin Rajīmin

015017.Onu kovulmuş her şeytandan koruduk.

وَحَفِظْنَاهَا مِنْ كُلِّ شَيْطَان ٍ رَجِيم ٍ
'Illā Mani Astaraqa As-Sam`a Fa'atba`ahu Shihābun Mubīnun

015018.Ancak kulak hırsızlığı eden olursa, onu da parlak bir ateş takipetmektedir.

إِلاَّ مَنِ اسْتَرَقَ السَّمْعَ فَأَتْبَعَه ُُ شِهَاب ٌ مُبِين ٌ
Wa Al-'Arđa Madadnāhā Wa 'Alqaynā Fīhā Rawāsiya Wa 'Anbatnā Fīhā Min Kulli Shay'in Mawzūnin

015019.Yeri de yaydık, ona sabit dağlar yerleştirdik ve orada ölçülü (birbiçimde) her şeyi bitirdik.

وَالأَرْضَ مَدَدْنَاهَا وَأَلْقَيْنَا فِيهَا رَوَاسِيَ وَأَنْبَتْنَا فِيهَا مِنْ كُلِّ شَيْء ٍ مَوْزُون ٍ
Wa Ja`alnā Lakum Fīhā Ma`āyisha Wa Man Lastum Lahu Birāziqīna

015020.Orada hem sizin için, hem de sizin rızık vermediğiniz kimseler içingeçimlikler meydana getirdik.

وَجَعَلْنَا لَكُمْ فِيهَا مَعَايِشَ وَمَنْ لَسْتُمْ لَه ُُ بِرَازِقِينَ
Wa 'In Min Shay'in 'Illā `Indanā Khazā'inuhu Wa Mā Nunazziluhu 'Illā Biqadarin Ma`lūmin

015021.Hiçbir şey yoktur ki hazineleri yanımızda olmasın. Biz onu ancak bellibir ölçüyle indiririz.

وَإِنْ مِنْ شَيْء ٍ إِلاَّ عِنْدَنَا خَزَائِنُه ُُ وَمَا نُنَزِّلُهُ~ُ إِلاَّ بِقَدَر ٍ مَعْلُوم ٍ
Wa 'Arsalnā Ar-Riyāĥa Lawāqiĥa Fa'anzalnā Mina As-Samā'i Mā'an Fa'asqaynākumūhu Wa Mā 'Antum Lahu Bikhāzinīna

015022.Rüzgârları da aşılayıcı olarak gönderip yukarıdan su indirerek sizionunla suladık. Onu toplayıp depolayan da siz değilsiniz.3

وَأَرْسَلْنَا الرِّيَاحَ لَوَاقِحَ فَأَنْزَلْنَا مِنَ السَّمَاءِ مَاء ً فَأَسْقَيْنَاكُمُوه ُُ وَمَا أَنْتُمْ لَه ُُ بِخَازِنِينَ
Wa 'Innā Lanaĥnu Nuĥyī Wa Numītu Wa Naĥnu Al-Wārithūna

015023.Hiç şüphesiz biz diriltir, biz öldürürüz ve biz (her şeye gerçek)varisleriz

وَإِنَّا لَنَحْنُ نُحْيِي وَنُمِيتُ وَنَحْنُ الْوَارِثُونَ
Wa Laqad `Alim Al-Mustaqdimīna Minkum Wa Laqad `Alim Al-Musta'khirīna

015024.Andolsun biz, sizden önce gelip geçenleri de biliriz, sonraya kalanlarıda.

وَلَقَدْ عَلِمْنَا الْمُسْتَقْدِمِينَ مِنْكُمْ وَلَقَدْ عَلِمْنَا الْمُسْتَأْخِرِينَ
Wa 'Inna Rabbaka Huwa Yaĥshuruhum 'Innahu Ĥakīmun `Alīmun

015025.Şüphesiz senin Rabbin onları diriltip bir araya getirecektir. ŞüphesizO, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.

وَإِنَّ رَبَّكَ هُوَ يَحْشُرُهُمْ إِنَّه ُُ حَكِيمٌ عَلِيم ٌ
Wa Laqad Khalaq Al-'Insāna Min Şalşālin Min Ĥama'iin Masnūnin

015026.Andolsun, biz insanı kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş bir balçıktanyarattık.

وَلَقَدْ خَلَقْنَا الإِنسَانَ مِنْ صَلْصَال ٍ مِنْ حَمَإ ٍ مَسْنُون ٍ
Wa Al-Jānna Khalaqnāhu Min Qablu Min Nāri As-Samūmi

015027.Cinleri de daha önce dumansız ateşten yaratmıştık.

وَالْجَانَّ خَلَقْنَاه ُُ مِنْ قَبْلُ مِنْ نَارِ السَّمُومِ
Wa 'Idh Qāla Rabbuka Lilmalā'ikati 'Innī Khāliqun Basharāan Min Şalşālin Min Ĥama'iin Masnūnin

015028,29.Hani Rabbin meleklere, “Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmişbalçıktan bir insan yaratacağım Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğimzaman, onun için hemen saygı ile eğilin” demişti.

وَإِذْ قَالَ رَبُّكَ لِلْمَلاَئِكَةِ إِنِّي خَالِق ٌ بَشَرا ً مِنْ صَلْصَال ٍ مِنْ حَمَإ ٍ مَسْنُون ٍ
Fa'idhā Sawwaytuhu Wa Nafakhtu Fīhi Min Rūĥī Faqa`ū Lahu Sājidīna

015029.

فَإِذَا سَوَّيْتُه ُُ وَنَفَخْتُ فِيه ِِ مِنْ رُوحِي فَقَعُوا لَه ُُ سَاجِدِينَ
Fasajada Al-Malā'ikatu Kulluhum 'Ajma`ūna

015030.Bunun üzerine bütün melekler saygı ile eğildiler.

فَسَجَدَ الْمَلاَئِكَةُ كُلُّهُمْ أَجْمَعُونَ
'Illā 'Iblīsa 'Abá 'An Yakūna Ma`a As-Sājidīna

015031.Ancak İblis, saygı ile eğilenlerle beraber olmaktan kaçındı.

إِلاَّ إِبْلِيسَ أَبَى أَنْ يَكُونَ مَعَ السَّاجِدِينَ
Qāla Yā 'Iblīsu Mā Laka 'Allā Takūna Ma`a As-Sājidīna

015032.Allah, “Ey İblis! Saygı ile eğilenlerle beraber olmamandaki maksadın ne?” dedi.

قَالَ يَا إِبْلِيسُ مَا لَكَ أَلاَّ تَكُونَ مَعَ السَّاجِدِينَ
Qāla Lam 'Akun Li'sjuda Libasharin Khalaqtahu Min Şalşālin Min Ĥama'iin Masnūnin

015033.İblis dedi ki: “Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş balçıktanyarattığın insan için saygı ile eğilemem.”

قَالَ لَمْ أَكُنْ لِأسْجُدَ لِبَشَرٍ خَلَقْتَه ُُ مِنْ صَلْصَال ٍ مِنْ حَمَإ ٍ مَسْنُون ٍ
Qāla Fākhruj Minhā Fa'innaka Rajīmun

015034,35.Allah, “Öyleyse çık oradan, çünkü sen kovuldun. Şüphesiz hesapgününe kadar lânet senin üzerinedir” dedi.

قَالَ فَاخْرُجْ مِنْهَا فَإِنَّكَ رَجِيم ٌ
Wa 'Inna `Alayka Al-La`nata 'Ilá Yawmi Ad-Dīni

015035.

وَإِنَّ عَلَيْكَ اللَّعْنَةَ إِلَى يَوْمِ الدِّينِ
Qāla Rabbi Fa'anžirnī 'Ilá Yawmi Yub`athūna

015036.İblis: “Rabbim! Öyle ise onların tekrar diriltilecekleri güne kadarbana mühlet ver” dedi.

قَالَ رَبِّ فَأَنْظِرْنِي إِلَى يَوْمِ يُبْعَثُونَ
Qāla Fa'innaka Mina Al-Munžarīna

015037,38.Allah da, "O halde sen vakti (yalnızca benim tarafımdan) bilinengüne (kıyamete) kadar mühlet verilenlerdensin" dedi.

قَالَ فَإِنَّكَ مِنَ الْمُنْظَرِينَ
'Ilá Yawmi Al-Waqti Al-Ma`lūmi

015038.

إِلَى يَوْمِ الْوَقْتِ الْمَعْلُومِ
Qāla Rabbi Bimā 'Aghwaytanī La'uzayyinanna Lahum Al-'Arđi Wa La'ughwiyannahum 'Ajma`īna

015039,40.İblis, “Rabbim! Beni azdırmana karşılık, andolsun ki yeryüzündekötülükleri onlara güzel göstereceğim, içlerinde ihlâsa erdirilmişkulların hariç, onların hepsini azdıracağım” dedi.

قَالَ رَبِّ بِمَا أَغْوَيْتَنِي لَأُزَيِّنَنَّ لَهُمْ فِي الأَرْضِ وَلَأُغْوِيَنَّهُمْ أَجْمَعِينَ
'Illā `Ibādaka Minhumu Al-Mukhlaşīna

015040.

إِلاَّ عِبَادَكَ مِنْهُمُ الْمُخْلَصِينَ
Qāla Hādhā Şirāţun `Alayya Mustaqīmun

015041,42.Allah, “İşte bu bana ulaştıran dosdoğru yoldur. Azgınlardan sanauyanlar dışında, kullarım üzerinde senin hiçbir hakimiyetin yoktur” dedi.

قَالَ هَذَا صِرَاطٌ عَلَيَّ مُسْتَقِيم ٌ
'Inna `Ibādī Laysa Laka `Alayhim Sulţānun 'Illā Mani Attaba`aka Mina Al-Ghāwīna

015042.

إِنَّ عِبَادِي لَيْسَ لَكَ عَلَيْهِمْ سُلْطَان ٌ إِلاَّ مَنِ اتَّبَعَكَ مِنَ الْغَاوِينَ
Wa 'Inna Jahannama Lamaw`iduhum 'Ajma`īna

015043.Şüphesiz cehennem, onların hepsinin buluşacağı yerdir.

وَإِنَّ جَهَنَّمَ لَمَوْعِدُهُمْ أَجْمَعِينَ
Lahā Sab`atu 'Abwābin Likulli Bābin Minhum Juz'un Maqsūmun

015044.Onun yedi kapısı vardır ve her kapıya onlardan bir grup ayrılmıştır.

لَهَا سَبْعَةُ أَبْوَاب ٍ لِكُلِّ بَاب ٍ مِنْهُمْ جُزْء ٌ مَقْسُوم ٌ
'Inna Al-Muttaqīna Fī Jannātin Wa `Uyūnin

015045.Şüphesiz Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, cennetler içinde vepınarlar başındadır.

إِنَّ الْمُتَّقِينَ فِي جَنَّات ٍ وَعُيُون ٍ
Adkhulūhā Bisalāmin 'Āminīna

015046.Onlara, “Girin oraya esenlikle, güven içinde” denilir.

ادْخُلُوهَا بِسَلاَم ٍ آمِنِينَ
Wa Naza`nā Mā Fī Şudūrihim Min Ghillin 'Ikhwānāan `Alá Sururin Mutaqābilīna

015047.Biz onların kalplerindeki kini söküp attık. Artık onlar sedirlerüzerinde, kardeşler olarak karşılıklı otururlar.

وَنَزَعْنَا مَا فِي صُدُورِهِمْ مِنْ غِلّ ٍ إِخْوَاناً عَلَى سُرُر ٍ مُتَقَابِلِينَ
Lā Yamassuhum Fīhā Naşabun Wa Mā Hum Minhā Bimukhrajīna

015048.Onlara orada hiçbir yorgunluk dokunmaz, onlar oradan çıkarılacak dadeğillerdir.

لاَ يَمَسُّهُمْ فِيهَا نَصَب ٌ وَمَا هُمْ مِنْهَا بِمُخْرَجِينَ
Nabbi' `Ibādī 'Annī 'Anā Al-Ghafūru Ar-Raĥīmu

015049,50.Ey Muhammed! Kullarıma, benim elbette çok bağışlayıcı, çokmerhametli olduğumu, azabımın da elem dolu azap olduğunu haber ver.

نَبِّئْ عِبَادِي أَنِّي أَنَا الْغَفُورُ الرَّحِيمُ
Wa 'Anna `Adhābī Huwa Al-`Adhābu Al-'Alīmu

015050.

وَأَنَّ عَذَابِي هُوَ الْعَذَابُ الأَلِيمُ
Wa Nabbi'hum `An Đayfi 'Ibrāhīma

015051.Onlara İbrahim’in misafirlerinden de haber ver.

وَنَبِّئْهُمْ عَنْ ضَيْفِ إِبْرَاهِيمَ
'Idh Dakhalū `Alayhi Faqālū Salāmāan Qāla 'Innā Minkum Wajilūna

015052.Hani misafirler İbrahim’in yanına girmiş ve “Selam” demişlerdi. O da, “Gerçektenbiz sizden korkuyoruz” demişti.

إِذْ دَخَلُوا عَلَيْهِ فَقَالُوا سَلاَما ً قَالَ إِنَّا مِنْكُمْ وَجِلُونَ
Qālū Lā Tawjal 'Innā Nubashshiruka Bighulāmin `Alīmin

015053.Onlar, “Korkma, biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz” dediler.

قَالُوا لاَ تَوْجَلْ إِنَّا نُبَشِّرُكَ بِغُلاَمٍ عَلِيم ٍ
Qāla 'Abashshartumūnī `Alá 'An Massaniya Al-Kibaru Fabima Tubashshirūna

015054.İbrahim, “Bana yaşlılık gelip çatmış iken beni mi müjdeliyorsunuz? Bananeyi müjdeliyorsunuz?” dedi.

قَالَ أَبَشَّرْتُمُونِي عَلَى أَنْ مَسَّنِيَ الْكِبَرُ فَبِمَ تُبَشِّرُونَ
Qālū Bashsharnāka Bil-Ĥaqqi Falā Takun Mina Al-Qāniţīna

015055.“Biz sana gerçeği müjdeledik. Sakın ümitsizlerden olma” dediler.

قَالُوا بَشَّرْنَاكَ بِالْحَقِّ فَلاَ تَكُنْ مِنَ الْقَانِطِينَ
Qāla Wa Man Yaqnaţu Min Raĥmati Rabbihi 'Illā Ađ-Đāllūna

015056.Dedi ki: “Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?”

قَالَ وَمَنْ يَقْنَطُ مِنْ رَحْمَةِ رَبِّهِ~ِ إِلاَّ الضَّالُّونَ
Qāla Famā Khaţbukum 'Ayyuhā Al-Mursalūna

015057.İbrahim, “Ey Elçiler! Göreviniz nedir?” dedi.

قَالَ فَمَا خَطْبُكُمْ أَيُّهَا الْمُرْسَلُونَ
Qālū 'Innā 'Ursilnā 'Ilá Qawmin Mujrimīna

015058.Şöyle dediler: “Şüphesiz biz suçlu bir millete gönderildik.

قَالُوا إِنَّا أُرْسِلْنَا إِلَى قَوْم ٍ مُجْرِمِينَ
'Illā 'Āla Lūţin 'Innā Lamunajjūhum 'Ajma`īna

015059,60.Lût’un ailesi başka (Onlar suçlu değillerdir). Lût’un karısı dışındaonların hepsini kurtaracağız. Biz onun geride kalanlardan olmasını takdirettik."

إِلاَّ آلَ لُوط ٍ إِنَّا لَمُنَجُّوهُمْ أَجْمَعِينَ
'Illā Amra'atahu Qaddarnā 'Innahā Lamina Al-Ghābirīna

015060.

إِلاَّ امْرَأَتَه ُُ قَدَّرْنَا إِنَّهَا لَمِنَ الْغَابِرِينَ
Falammā Jā'a 'Āla Lūţin Al-Mursalūna

015061,62.Elçiler (melekler) Lût’un ailesine gelince Lût onlara, “Gerçektensiz tanınmayan kimselersiniz” dedi.

فَلَمَّا جَاءَ آلَ لُوط ٍ الْمُرْسَلُونَ
Qāla 'Innakum Qawmun Munkarūna

015062.

قَالَ إِنَّكُمْ قَوْم ٌ مُنْكَرُونَ
Qālū Bal Ji'nāka Bimā Kānū Fīhi Yamtarūna

015063.Dediler ki: “Evet, fakat biz sana (kavminin) şüphe etmekte olduğu azabıgetirdik.”

قَالُوا بَلْ جِئْنَاكَ بِمَا كَانُوا فِيه ِِ يَمْتَرُونَ
Wa 'Ataynāka Bil-Ĥaqqi Wa 'Innā Laşādiqūna

015064.“Biz sana gerçeği getirdik. Şüphesiz biz doğru söyleyenleriz.”

وَأَتَيْنَاكَ بِالْحَقِّ وَإِنَّا لَصَادِقُونَ
Fa'asri Bi'ahlika Biqiţ`in Mina Al-Layli Wa Attabi` 'Adbārahum Wa Lā Yaltafit Minkum 'Aĥadun Wa Amđū Ĥaythu Tu'umarūna

015065.“Gecenin bir bölümünde aile fertlerini yola çıkar, sen de arkalarındangit. Hiçbiriniz arkaya bakmasın. Emrolunduğunuz yere (doğru) geçin gidin.”

فَأَسْرِ بِأَهْلِكَ بِقِطْع ٍ مِنَ اللَّيْلِ وَاتَّبِعْ أَدْبَارَهُمْ وَلاَ يَلْتَفِتْ مِنْكُمْ أَحَد ٌ وَامْضُوا حَيْثُ تُؤْمَرُونَ
Wa Qađaynā 'Ilayhi Dhālika Al-'Amra 'Anna Dābira Hā'uulā' Maqţū`un Muşbiĥīna

015066.Ona şu durumu kesin olarak bildirdik: “Sabaha çıkarken onların sonukesilmiş olacak.”

وَقَضَيْنَا إِلَيْهِ ذَلِكَ الأَمْرَ أَنَّ دَابِرَ هَاؤُلاَء مَقْطُوع ٌ مُصْبِحِينَ
Wa Jā'a 'Ahlu Al-Madīnati Yastabshirūna

015067.Şehir halkı sevinerek geldiler.

وَجَاءَ أَهْلُ الْمَدِينَةِ يَسْتَبْشِرُونَ
Qāla 'Inna Hā'uulā' Đayfī Falā Tafđaĥūni

015068.Lût dedi ki: “Şüphesiz bunlar benim misafirlerimdir. Sakın beni reziletmeyin.”

قَالَ إِنَّ هَاؤُلاَء ضَيْفِي فَلاَ تَفْضَحُونِ
Wa Attaqū Allāha Wa Lā Tukhzūni

015069.“Allah’a karşı gelmekten sakının, beni utandırmayın” dedi.

وَاتَّقُوا اللَّهَ وَلاَ تُخْزُونِ
Qālū 'Awalam Nanhaka `Ani Al-`Ālamīna

015070.Onlar, “Biz seni insanlarla ilgilenmekten menetmemiş miydik” dediler.

قَالُوا أَوَلَمْ نَنْهَكَ عَنِ الْعَالَمِينَ
Qāla Hā'uulā' Banātī 'In Kuntum Fā`ilīna

015071.Lût: “İşte kızlarım. Eğer yapacaksanız (onlarla evlenebilirsiniz)” dedi.4

قَالَ هَاؤُلاَء بَنَاتِي إِنْ كُنْتُمْ فَاعِلِينَ
La`amruka 'Innahum Lafī Sakratihim Ya`mahūna

015072.(Melekler Lût’a:) “Ömrüne andolsun ki onlar (şehvetten) gözleri dönmüşhalde sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlar (Bu durumda asla senidinlemezler)” dediler.

لَعَمْرُكَ إِنَّهُمْ لَفِي سَكْرَتِهِمْ يَعْمَهُونَ
Fa'akhadhat/humu Aş-Şayĥatu Mushriqīna

015073.Derken güneşin doğuşu sırasında o korkunç uğultulu ses onlarıyakalayıverdi.

فَأَخَذَتْهُمُ الصَّيْحَةُ مُشْرِقِينَ
Faja`alnā `Āliyahā Sāfilahā Wa 'Amţarnā `Alayhim Ĥijāratan Min Sijjīlin

015074.Hemen onların altını üstüne getirdik. Üzerlerine de balçıktanpişirilmiş taşlar yağdırdık.

فَجَعَلْنَا عَالِيَهَا سَافِلَهَا وَأَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ حِجَارَة ً مِنْ سِجِّيل ٍ
'Inna Fī Dhālika La'āyātin Lilmutawassimīna

015075.Şüphesiz bunda düşünüp görebilen kimseler için ibretler vardır.

إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَات ٍ لِلْمُتَوَسِّمِينَ
Wa 'Innahā Labisabīlin Muqīmin

015076.O şehrin kalıntıları hâlâ mevcut olan bir yol üstünde duruyor.

وَإِنَّهَا لَبِسَبِيل ٍ مُقِيم ٍ
'Inna Fī Dhālika La'āyatan Lilmu'uminīna

015077.Şüphesiz bunda inananlar için bir ibret vardır.

إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَة ً لِلْمُؤْمِنِينَ
Wa 'In Kāna 'Aşĥābu Al-'Aykati Lažālimīna

015078.“Eyke” halkı da şüphesiz zalim idiler.5

وَإِنْ كَانَ أَصْحَابُ الأَيْكَةِ لَظَالِمِينَ
ntaqamnā Minhum Wa 'Innahumā Labi'imāmin Mubīnin

015079.Onlardan da intikam aldık. İkisi de (Lût kavminin yaşadığı Sodom ileŞuayb kavminin yaşadığı Eyke) belirgin bir anayol üzerinde idiler.

فَانْتَقَمْنَا مِنْهُمْ وَإِنَّهُمَا لَبِإِمَام ٍ مُبِين ٍ
Wa Laqad Kadhdhaba 'Aşĥābu Al-Ĥijri Al-Mursalīna

015080.Andolsun, Hicr halkı da peygamberleri yalanlamıştı.6

وَلَقَدْ كَذَّبَ أَصْحَابُ الْحِجْرِ الْمُرْسَلِينَ
Wa 'Ātaynāhum 'Āyātinā Fakānū `Anhā Mu`rīna

015081.Biz onlara âyetlerimizi vermiştik de onlardan yüz çevirmişlerdi.

وَآتَيْنَاهُمْ آيَاتِنَا فَكَانُوا عَنْهَا مُعْرِضِينَ
Wa Kānū Yanĥitūna Mina Al-Jibāli Buyūtāan 'Āminīna

015082.Onlar güven içinde dağlardan evler yontuyorlardı.

وَكَانُوا يَنْحِتُونَ مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتا ً آمِنِينَ
Fa'akhadhat/humu Aş-Şayĥatu Muşbiĥīna

015083.Onları da sabaha çıkarlarken o korkunç uğultulu ses yakalayıverdi.

فَأَخَذَتْهُمُ الصَّيْحَةُ مُصْبِحِينَ
Famā 'Aghná `Anhum Mā Kānū Yaksibūna

015084.Kazanmakta oldukları şeyler kendilerine bir fayda vermedi.

فَمَا أَغْنَى عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَكْسِبُونَ
Wa Mā Khalaq As-Samāwāti Wa Al-'Arđa Wa Mā Baynahumā 'Illā Bil-Ĥaqqi Wa 'Inna As-Sā`ata La'ātiyatun Fāşfaĥi Aş-Şafĥa Al-Jamīla

015085.Biz gökleri, yeri ve her ikisi arasında bulunanları ancak hakka vehikmete uygun olarak yarattık. Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Sen şimdigüzel bir şekilde hoşgörü ile muamele et.

وَمَا خَلَقْنَا السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا إِلاَّ بِالْحَقِّ وَإِنَّ السَّاعَةَ لَآتِيَة ٌ فَاصْفَحِ الصَّفْحَ الْجَمِيلَ
'Inna Rabbaka Huwa Al-Khallāqu Al-`Alīmu

015086.Şüphesiz, Rabbin hakkıyla yaratanın (ve herşeyi) bilenin ta kendisidir.

إِنَّ رَبَّكَ هُوَ الْخَلاَّقُ الْعَلِيمُ
Wa Laqad 'Ātaynāka Sab`āan Mina Al-Mathānī Wa Al-Qur'āna Al-`Ažīma

015087.Andolsun, biz sana tekrarlanan yedi âyetive büyük Kur’an’ı verdik.

وَلَقَدْ آتَيْنَاكَ سَبْعا ً مِنَ الْمَثَانِي وَالْقُرْآنَ الْعَظِيمَ
Lā Tamuddanna `Aynayka 'Ilá Mā Matta`nā Bihi 'Azwājāan Minhum Wa Lā Taĥzan `Alayhim Wa Akhfiđ Janāĥaka Lilmu'uminīna

015088.Kafirlerden bir kısmını faydalandırdığımız şeylerde sakın gözünkalmasın. Onlara karşı mahzun olma ve mü’minlere (şefkat) kanadını indir.

لاَ تَمُدَّنَّ عَيْنَيْكَ إِلَى مَا مَتَّعْنَا بِهِ~ِ أَزْوَاجا ً مِنْهُمْ وَلاَ تَحْزَنْ عَلَيْهِمْ وَاخْفِضْ جَنَاحَكَ لِلْمُؤْمِنِينَ
Wa Qul 'Innī 'Anā An-Nadhīru Al-Mubīnu

015089.De ki: “Gerçekten ben, apaçık bir uyarıcıyım.”

وَقُلْ إِنِّي أَنَا النَّذِيرُ الْمُبِينُ
Kamā 'Anzalnā `Alá Al-Muqtasimīna

015090.Nitekim biz kendi kitaplarını parçalara ayıranlara da (kitap)indirmiştik.

كَمَا أَنْزَلْنَا عَلَى الْمُقْتَسِمِينَ
Al-Ladhīna Ja`alū Al-Qur'āna `Iđīna

015091.Ki onlar, (bir kısmına inanıp, bir kısmını inkar ederek) Kur’an’ı da parça parçaedenlerdir.

الَّذِينَ جَعَلُوا الْقُرْآنَ عِضِينَ
Fawarabbika Lanas'alannahum 'Ajma`īna

015092,93.Rabbine andolsun, onların hepsine yapmakta olduklarını mutlakasoracağız.

فَوَرَبِّكَ لَنَسْأَلَنَّهُمْ أَجْمَعِينَ
`Ammā Kānū Ya`malūna

015093.

عَمَّا كَانُوا يَعْمَلُونَ
Fāşda` Bimā Tu'umaru Wa 'A`riđ `Ani Al-Mushrikīna

015094.Ey Muhammed! Şimdi sen, sana emrolunanı açıkça ortaya koy ve Allah’aortak koşanlara aldırış etme.

فَاصْدَعْ بِمَا تُؤْمَرُ وَأَعْرِضْ عَنِ الْمُشْرِكِينَ
'Innā Kafaynāka Al-Mustahzi'īna

015095,96.Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilah edinen alaycılara karşısana yeteriz. İlerde bilecekler.

إِنَّا كَفَيْنَاكَ الْمُسْتَهْزِئِينَ
Al-Ladhīna Yaj`alūna Ma`a Allāhi 'Ilahāan 'Ākhara Fasawfa Ya`lamūna

015096.

الَّذِينَ يَجْعَلُونَ مَعَ اللَّهِ إِلَها ً آخَرَ فَسَوْفَ يَعْلَمُونَ
Wa Laqad Na`lamu 'Annaka Yađīqu Şadruka Bimā Yaqūlūna

015097.Andolsun, onların söyledikleri şeylerden dolayı göğsünün daraldığınıbiliyoruz.

وَلَقَدْ نَعْلَمُ أَنَّكَ يَضِيقُ صَدْرُكَ بِمَا يَقُولُونَ
Fasabbiĥ Biĥamdi Rabbika Wa Kun Mina As-Sājidīna

015098.O halde Rabbini hamd ile tesbih et (yücelt) ve secde edenlerden ol.

فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَكُنْ مِنَ السَّاجِدِينَ
Wa A`bud Rabbaka Ĥattá Ya'tiyaka Al-Yaqīnu

015099.Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et.

وَاعْبُدْ رَبَّكَ حَتَّى يَأْتِيَكَ الْيَقِينُ
Sureler Ana Sayfa Sonraki SureAna Sayfa