HafizEfendi.Com Anasayfa

Sayfa Sayfa Kur'an-ı Kerim Oku

Cüz 15
Sayfa 281
Cüz 15
Sayfa 282
Cüz 15
Sayfa 283
Cüz 15
Sayfa 284
Cüz 15
Sayfa 285
Cüz 15
Sayfa 286
Cüz 15
Sayfa 287
Cüz 15
Sayfa 288
Cüz 15
Sayfa 289
Cüz 15
Sayfa 290
Cüz 15
Sayfa 291
Cüz 15
Sayfa 292
Cüz 15
Sayfa 293
Cüz 15
Sayfa 294
Cüz 15
Sayfa 295
Cüz 15
Sayfa 296
Cüz 15
Sayfa 297
Cüz 15
Sayfa 298
Cüz 15
Sayfa 299
Cüz 15
Sayfa 300

Elmalılı 17:76 - (Ey Muhammed!) Yakında seni yurdundan çıkarmak için, muhakkak ki rahatsız edecekler ve o takdirde onlar da senin ardından pek az kalacaklardır.

Elmalılı 17:77 - Bu, senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberlerimiz hakkındaki sünnetimizdir. Bizim sünnetimizde herhangi bir değişme göremezsin.

Elmalılı 17:78 - Güneşin batıya kaymasından, gecenin karanlığına kadar (belirli vakitlerde) gereği üzere namazı kıl, bir de sabah namazını kıl. Çünkü sabah namazında, gece ve gündüz melekleri hazır bulunur.

Elmalılı 17:79 - Gecenin bir kısmında da sadece sana mahsus bir nafile olmak üzere uykudan kalk, Kur'ân ile teheccüd namazı kıl, Rabbinin seni bir makam-ı mahmuda (şefaat makamına) göndermesi kesindir.

Elmalılı 17:80 - (Ey Muhammed!) De ki: "Rabbim! Beni, takdir ettiğin yere gönül rahatlığı ve huzur içinde koy ve çıkacağım yerden de dürüstlükle ve selametle çıkmamı sağla. Bana katından yardım edici bir kuvvet ver."

Elmalılı 17:81 - (Ey Muhammed!) De ki: "Hak geldi, batıl yok oldu. Elbette batıl yok olmaya mahkumdur."

Elmalılı 17:82 - Biz Kur'ân'dan, iman edenler için bir şifa ve rahmet kaynağı olan âyetler indiriyoruz. Zalimlerin de ancak zararını artırır.

Elmalılı 17:83 - Biz insana nimet verdiğimiz zaman, Allah'ı anmaktan yüz çevirip uzaklaşır. Ona fenalık dokununca da ümitsizliğe kapılır.

Elmalılı 17:84 - De ki: "Herkes bulunduğu hal ve niyetine göre iş yapar. Bu durumda kimin en doğru yolda olduğunu Rabbiniz daha iyi bilir."

Elmalılı 17:85 - Ey Muhammed! Sana ruhtan soruyorlar. De ki: "Ruh Rabbimin bildiği bir iştir ve size ilimden ancak az bir şey verilmiştir."

Elmalılı 17:86 - Yemin olsun ki, dilersek sana vahyettiğimizi ortadan kaldırırız; sonra bize karşı kendine bir vekil (koruyucu) bulamazsın.