يَوْمَ تُقَلَّبُ وُجُوهُهُمْ فِي النَّارِ يَقُولُونَ يَا لَيْتَنَا أَطَعْنَا اللَّهَ وَأَطَعْنَا الرَّسُولَا
Yevme tukallebu vucûhuhum fîn nâri yekûlûne yâ leytenâ eta’nâllâhe ve eta’ner resûlâ(resûlen). 
| Diyanet İşleri | : | Yüzlerinin ateşte bir yandan bir yana döndürüleceği gün, “Keşke Allah’a ve Resûl’e itaat edeydik” diyecekler. | 
| Abdulbaki Gölpınarlı | : | O gün yüzleri, ateş içinde renkten renge girerken ne olurdu derler, Allah'a itâat etseydik ve Peygambere itâat etseydik. | 
| Adem Uğur | : | Yüzleri ateşte evrilip çevrildiği gün: Eyvah bize! Keşke Allah'a itaat etseydik, Peygamber'e de itaat etseydik! derler. | 
| Ali Bulaç | : | Yüzlerinin ateşte evrilip çevrileceği gün, derler ki: "Eyvahlar bize, keşke Allah'a itaat etseydik ve Resûl'e itaat etseydik." | 
| Ali Fikri Yavuz | : | O gün, yüzleri ateş içinde kaynayıb çevrilirken: “-Vah bize! Keşki Allah’a itaat etseydik, Peygambere itaat etseydik.” diyeceklerdir. | 
| Bekir Sadak | : | Yuzleri ateste  cevrildigi gun: «Keski Allah'a itaat etseydik, keski Peygamber'e itaat  etseydik!» derler. | 
| Celal Yıldırım | : | Bir günde ki, yüzleri ateşe çevrilir de, «Ah keşke Allah'a itaat etseydik, Peygambere uysaydık!» derler. | 
| Diyanet İşleri (eski) | : | Yüzleri ateşte çevrildiği gün: 'Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke Peygamber'e itaat etseydik!' derler. | 
| Diyanet Vakfi | : | Yüzleri ateşte evrilip çevrildiği gün: Eyvah bize! Keşke Allah'a itaat etseydik, Peygamber'e de itaat etseydik! derler. | 
| Edip Yüksel | : | Yüzleri ateşte çevrildiği gün, 'Keşke ALLAH'a itaat etseydik, keşke elçisine itaat etseydik,' derler. | 
| Elmalılı Hamdi Yazır | : | O gün yüzleri ateşte çevirilirken ah derler: ah ne olurdu bizler Allaha itaat edeydik, Peygambere itaat edeydik | 
| Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | O gün yüzleri ateşte çevrilirken: «Ah ne olurdu bizler Allah'a itaat etseydik, peygambere itaat etseydik!» derler. | 
| Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | O gün yüzleri ateş içinde çevirilirken: «Ah keşke Allah'a itaat etseydik, peygambere itaat etseydik!» derler. | 
| Fizilal-il Kuran | : | Yüzleri ateşe çevrildiği gün: «Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke Peygambere itaat etseydik» derler. | 
| Gültekin Onan | : | Yüzlerinin ateşte evrilip çevrileceği (tükallebu) gün derler ki: "Eyvahlar bize, keşke Tanrı'ya itaat etseydik ve Resul'e itaat etseydik." | 
| Hasan Basri Çantay | : | O gün yüzleri ateş evrilib çevrilirken: «Eyvah bize! Keşki Allaha itaat etseydik, peygambere itaat etseydik» diyeceklerdir.  | 
| İbni Kesir | : | O gün, yüzleri ateşte çevrilirken; ne olurdu keşki Allah'a itaat etseydik, peygambere de itaat etseydik, derler. | 
| Muhammed Esed | : | Yüzlerinin ateşte darmadağın olduğu o Gün, "Eyvah" diye feryad ederler, "keşke Allah'a itaat etseydik, keşke Elçi'ye uysaydık!" | 
| Ömer Nasuhi Bilmen | : | O günde yüzleri ateş içinde çevrilir durur. Derler ki: «Keşke biz Allah'a itaat etse idik ve Peygambere itaat etse idik.» | 
| Şaban Piriş | : | Yüzleri ateşte çevrildiği gün: -Keşke, Allah’a itaat etseymişiz ve elçiye itaat etseymişiz, derler. | 
| Suat Yıldırım | : | Yüzleri ateşte gâh bu yana, gâh öbür yana çevrileceği gün: "Ah!" derler, "ah ne olurdu! Keşke Allah’a itaat etseydik, keşke Peygambere itaat etseydik!" | 
| Süleyman Ateş | : | Yüzleri ateşin içinde çevrildiği gün: "Eyvah bize! Keşke Allah'a itâ'at etseydik, Elçiye itâ'at etseydik!" derler. | 
| Tefhim-ul Kuran | : | Onların yüzlerinin ateşte evrilip çevrileceği gün, derler ki: «Eyvahlar bize, keşke Allah'a itaat etseydik ve peygambere itaat etseydik.» | 
| Ümit Şimşek | : | Yüzleri ateşte çevrilip dururken, 'Yazık bize!' derler. 'Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke Peygambere itaat etseydik!' | 
| Yaşar Nuri Öztürk | : | Gün olur, yüzleri ateşin içinde evrilip çevrilir de şöyle derler: "Vay başımıza! Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke resule itaat etseydik." |