Yuazzibu men yeşâu ve yerhamu men yeşâ’(yeşâu), ve ileyhi tuklebûn(tuklebûne).
| Diyanet İşleri | : | O, dilediğine azap eder, dilediğine de merhamet eder. Ancak O’na döndürüleceksiniz. | 
| Abdulbaki Gölpınarlı | : | Dilediğini azaplandırır ve dilediğine acır ve siz, döndürülüp onun tapısına götürüleceksiniz. | 
| Adem Uğur | : | O, dilediğine azabeder, dilediğini esirger. Ancak O'na döndürüleceksiniz. | 
| Ali Bulaç | : | Dilediğini azablandırır, dilediğine merhamet eder. O'na çevrilip götürüleceksiniz. | 
| Ali Fikri Yavuz | : | Dilediğine azab eder, dilediğine de merhamet eder; ve ancak O’na döndürüleceksiniz. | 
| Bekir Sadak | : | (20-21) De ki: «Yeryuzunde dolasin; Allah'in  yaratmaya nasil basladigini bir gorun. Iste Allah ayni sekilde ahiret  yaratmasini da yapacaktir. Dogrusu Allah her seye Kadir'dir. Diledigine azabeder,  diledigine merhamet eder. O'na cevrileceksiniz. | 
| Celal Yıldırım | : | Dilediğine azâb eder, dilediğine merhamette bulunur ve ancak O'na çevrileceksiniz. | 
| Diyanet İşleri (eski) | : | (20-21) De ki: 'Yeryüzünde dolaşın; Allah'ın yaratmaya nasıl başladığını bir görün. İşte Allah aynı şekilde ahiret yaratmasını da yapacaktır. Doğrusu Allah her şeye Kadir'dir. Dilediğine azabeder, dilediğine merhamet eder. O'na çevrileceksiniz. | 
| Diyanet Vakfi | : | O, dilediğine azabeder, dilediğini esirger. Ancak O'na döndürüleceksiniz. | 
| Edip Yüksel | : | Dilediğini cezalandırır ve dilediğine acır; O'na çevrileceksiniz. | 
| Elmalılı Hamdi Yazır | : | Dilediğine azâb eder, dilediğine de rahmet ve hep ona çevirileceksiniz | 
| Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Dilediğine azap eder, dilediğine de rahmet eder. Hep O'na döndürüleceksiniz! | 
| Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | O, dilediğine azab eder, dilediğine rahmet eder. Ancak O'na döndürüleceksiniz. | 
| Fizilal-il Kuran | : | Allah dilediğini azaba çarptırır ve dilediğine merhamet eder. Hepiniz O'nun huzuruna döndürüleceksiniz. | 
| Gültekin Onan | : | Dilediğini azablandırır, dilediğine merhamet eder. O'na çevrilip götürüleceksiniz (tuklebun). | 
| Hasan Basri Çantay | : | Kimi dilerse azâblandırır, kimi dilerse esirger O. (Hepiniz) ancak ona döndürü (lüp götürü) leceksiniz.  | 
| İbni Kesir | : | Dilediğine azab eder, dilediğine merhamet eder. Ve ona çevrileceksiniz. | 
| Muhammed Esed | : | Dilediğine azap verir, dilediğine merhamet eder; hepiniz O'na döndürüleceksiniz: | 
| Ömer Nasuhi Bilmen | : | Dilediği kimseye azap eder ve dilediği kimseye de merhamet buyurur. Ve O'na döndürüleceksiniz. | 
| Şaban Piriş | : | O dilediğine azap eder, dilediğine rahmet eder. O’na döndürüleceksiniz. | 
| Suat Yıldırım | : | O, dilediğini cezalandırır, dilediğine merhamet eder. Hepiniz O’nun huzuruna götürüleceksiniz. | 
| Süleyman Ateş | : | Dilediğine azâbeder, dilediğine acır ve hepiniz O'na çevrilirsiniz. | 
| Tefhim-ul Kuran | : | Dilediğini azablandırır, dilediğine merhamet eder. O'na çevrilip götürüleceksiniz. | 
| Ümit Şimşek | : | O dilediğine azap verir, dilediğine merhamet eder. Siz de Onun huzuruna götürüleceksiniz. | 
| Yaşar Nuri Öztürk | : | Dilediğine/dileyene azap eder, dilediğine/dileyene rahmet eder. O'na döndürüleceksiniz. |