ثُمَّ كَانَ مِنَ الَّذِينَ آمَنُوا وَتَوَاصَوْا بِالصَّبْرِ وَتَوَاصَوْا بِالْمَرْحَمَةِ
Summe kâne minellezîne âmenû ve tevâsav bis sabri ve tevâsav bil merhame(merhameti).
| Diyanet İşleri | : | (17-18) Sonra da iman edenlerden olup birbirine sabrı tavsiye edenlerden, birbirine merhameti tavsiye edenlerden olanlar var ya, işte onlar Ahiret mutluluğuna erenlerdir. | 
| Abdulbaki Gölpınarlı | : | Sonra da inananlardan ve birbirlerine sabrı tavsiye edenlerden ve acımayı tavsiye edenlerden olmak. | 
| Adem Uğur | : | Sonra iman edenlerden, birbirlerine sabrı tavsiye edenlerden ve birbirlerine acımayı öğütleyenlerden olmaktır. | 
| Ali Bulaç | : | Sonra iman edenlerden, sabrı birbirlerine tavsiye edenlerden, merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmak. | 
| Ali Fikri Yavuz | : | (Bütün bunlardan) sonra iman edib de birbirlerine sabır tavsiye eden ve merhamet tavsiye eden kimselerden olmaktır. | 
| Bekir Sadak | : | Sonra, inanip birbirlerine sabir tavsiye edenlerden, merhametlilerden olmayi  tavsiye edenlerden olmaktir. | 
| Celal Yıldırım | : | Sonra da birbirlerine sabır ve merhamet tavsiye eden mü'minlerden olmaktır. | 
| Diyanet İşleri (eski) | : | Sonra, inanıp birbirlerine sabır tavsiye edenlerden, merhametlilerden olmayı tavsiye edenlerden olmaktır. | 
| Diyanet Vakfi | : | (17-18) Sonra iman edenlerden, birbirlerine sabrı tavsiye edenlerden ve birbirlerine acımayı öğütleyenlerden olmaktır. İşte bunlar sağdakilerdir. | 
| Edip Yüksel | : | Dahası, birbirlerine sabır ve sevgiyi öğütleyen inananlardan olmaktır. | 
| Elmalılı Hamdi Yazır | : | Sonra olmadı o iyman edip de sabra vasıyyetleşen ve merhamete vasıyyetleşenlerden | 
| Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Sonra da o iman edip de sabrı tavsiyeleşen ve merhamet tavsiyeleşenlerden olamadı. | 
| Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Sonra da iman edip de sabrı tavsiye eden ve merhamet tavsiye edenlerden olmaktır. | 
| Fizilal-il Kuran | : | Sonra inanıp birbirlerine sabır tavsiye eden ve merhamet tavsiye edenlerden olmak. | 
| Gültekin Onan | : | Sonra inananlardan, sabrı birbirlerine tavsiye edenlerden, merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmak. | 
| Hasan Basri Çantay | : | Sonra da (o sarp yokuşu aşıb geçerken) îman edenlerden, birbirlerine sabr (-u sebat) ı tavsiye, (halka) merhameti tavsiye edenlerden olmakdır.  | 
| İbni Kesir | : | Sonra da iman edenlerden, birbirine sabrı tavsiye, merhameti tavsiye edenlerden olmaktır. | 
| Muhammed Esed | : | ve imana ermişlerden ve birbirine sabrı ve merhameti tavsiye edenlerden olmaktır. | 
| Ömer Nasuhi Bilmen | : | (17-18) Sonra da imân etmiş olanlardan ve birbirlerine sabrı tavsiye edenlerden ve merhameti tavsiyede bulunanlardan olmaktır. İşte meymenet sahipleri onlardır. | 
| Şaban Piriş | : | Bir de iman edip, sabrı ve merhameti birbirine tavsiye edenlerden olmaktır. | 
| Suat Yıldırım | : | Hem sarp yokuş: Gönülden iman edip, birbirlerine sabır ve şefkat dersi vermek, sabır ve şefkat örneği olmaktır. | 
| Süleyman Ateş | : | Sonra inanıp birbirlerine sabır tavsiye eden ve merhamet tavsiye edenlerden olmak. | 
| Tefhim-ul Kuran | : | Sonra iman edenlerden, sabrı birbirlerine tavsiye edenlerden, merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmak. | 
| Ümit Şimşek | : | Bundan başka, iman etmek ve birbirlerine sabır ve merhamet tavsiye edenlerden olmaktır. | 
| Yaşar Nuri Öztürk | : | Sonra da iman eden ve birbirlerine sabrı öneren, merhameti öneren kişilerden olmaktır o. |